Çocuk Bir Eve Geldikten Sonra O Evde Neler Değişir?
Ayşegül Özgüner, Editör
Çocuk bir evin ruhudur. Ama bunu çocuk olduktan sonra daha net olarak anlarsınız. Ne çocuğu olmayanlara bunun nasıl bir duygu olduğunu tam anlamıyla anlatabilirsiniz, ne de çocuk olduktan sonra eski hayatınızın nasıl olduğunu çok net olarak hatırlayabilirsiniz. Sanki sizin hayatınız çocukla birlikte başlamış gibidir.
İşte size çocuklar hayatımıza girmeden evvel rahatlıkla yaptığımız, çocuklardan sonra da yaparken zorlandığımız 10 şey… Yani diyoruz ki çocuksuz çiftler, lafımız size, bunların tadını bizim yerimize de çıkarın…
1- Kahvaltılar…
Hani Pazar gününe özel, bir elinizde çayınız, diğer eliniz ekmeğinizle sucuklu yumurtada ve arada bir göz attığınız gazetenizle birlikte yaptığınız o uzuuuun kahvaltı saatleri var ya, hani öğleye yakın yapılan kahvaltılar… Evet evet işte onlardan bahsediyoruz. Bir kere onlara veda edeceğinizi bilin. Genelde çocuklar ailelerden daha erken kalkmakta ve bu saatler sanki hafta sonu daha da itinayla daha erken saatlere çekilmektedir. Dolayısıyla erken kalkan çocuğun en geç bir saat içinde kahvaltıya oturması gerekir ki yoksa karnı acıkacaktır. Biz annelerin sevmediği o atıştırmalıklar var ya hazır olmayan kahvaltı nedeniyle çocuğunuz onlara yönelecektir ki böyle bir şeyi hiçbir anne istemez. Elveda uzun ve keyifli kahvaltılar, hoş geldin erken ve çarçabuk yapılan kahvaltılar…
2- Sabah Uykuları ve Yatak Keyfi…
Sıcacık yatakta uyanmışsınız sevgilinizle, yarım saat birlikte dönüp kur yapmışsınız birbirinize sonra gerine gerine kalkıp yataktan rahat rahat duşunuzu alıp üstünüzü giyinip yeni bir güne başlayacaksınız. Nasıl harika bir hayal değil mi biz emziren anneler için… Az biraz sabredin güzel günler göreceğiz sevgili annelerimiz, umarız : )
3- Geç Saatlere Kadar Yaşanan Sosyal Yaşam…
Bir kere sinemaların gece 12 seanslarını unutun artık. Konserler, tiyatrolar, arkadaşlarla geçirilen ve geç saatlere kadar yapılan arkadaş toplantıları, haftasonu planları… Artık bir bebeğiniz var ve ne kadar uykuyu sevmezse sevmesin büyüme hormonlarının aktif olduğu gece saatlerinde mutlaka yatağında uyuyor olması gerekecek. Yaptığınız önem sıralamasında hep kazanan taraf o olacak…
4- Beslenme Düzeni…
Evde her akşam sıcak yemek pişirme zorunluluğu, birlikte yenilen akşam yemekleri biraz da çocukla beraber girecek hayatınıza. Geçiştirilen yemekler mazide kaldı artık. Tostlar, makarnalar, menemenler, ayakta atıştırmalar vs. Market alışverişlerinde alınan gıdaların içeriği de değişecek. Sebze, meyve, süt ve yoğurt daha çok girecek evin buzdolabına.
5- Alışveriş Alışkanlıkları…
Çocuk eşyalarına harcanan tonlarca para. O zamana kadar yaptığınız tüm alışveriş sistemi baştan sona bir sallanacak. Oyuncak, bebek henüz çok küçükse çok yer etmeyebilir harcamalarınız arasında ama hele biraz büyüsün TV ve arkadaşlar girsin hayatına asıl siz o zaman görün alınan oyuncakları ve onlara ödenen fahiş paraları. Çünkü kaliteli ve sağlıklı oyuncaklar diğerlerine göre ne yazıkki daha pahalı.
Giyim eşyası ise çarçabuk büyüyen bebeğinize olmayan ve ona kısa gelen kıyafetleri gördükçe sıklıkla gündeminizde olacak. Hele o ayaklar var ya yürüdükten sonra alınan ayakkabıların numaraları ne kadar da çabuk değişiyormuş, gözlerinize inanamayacaksınız. Artık mama sandalyesi, baston arabası, oto koltuğu, park yatağı vs’yi saymıyorum bile…
6- Tatil Alışkanlıkları…
Bebekten sonra bebek dostu otelleri daha çok tercih etmeye başlayacaksınız. Bebek havuzu var mı, mama sandalyesi var mı, bebek yatağı var mı vs. kriterleriniz arasında olacak. Eskiden göz ucuyla sırf zevk olsun diye baktığınız o mini clublar var ya kurtarıcınız olacak, akşam yemekleri ardından koşa koşa oraya bebeğinizle dans etmeye gideceksiniz. Saat 10 olmadan odaya çekilinen tatiller ilk etapta nasıl zor gelecek, nasıl zor gelecek, hazırlıklı olun. Sonra yavaş yavaş siz de alışacaksınız : ) Uyuyan çocuğu uyandırmamak için gizli gizli eşinizle balkonda çay içerken bulacaksınız kendinizi. Aaaa otellerde yetişkinler için de eğlence var mıymış yahu, o da nesi : ) Ne gerek varsa böyle şeylere…
7- İkili İlişkilerdeki Romantizm…
Birlikte içilen sahlepler, kahveler, çaylar, kesilmeden yapılan sohbetler, sarılarak uyumalar, el ele gezmeler, minik ama aşkı taze tutan masum öpücükler, birlikte saatlerce saçmasapan şeylere gülmek… Elveda hepinize artık bebeğimiz oldu. Gelirken bezi de getirsene ; )
8- Düzenli Bir Cinsel Yaşam…
İstediğin zaman ve istediğin yerde yapılan cinsel yaşam en çok sekteye uğrayan konulardan biri galiba. İtinayla çocuğun uykusuna denk getirilen onda da zoraki istekle başlayan ya da belki hatta başlamadan biten sevişmeler… Emzirdiğin için o şehvet sebebi olan memelerden akan masum anne sütü… Herşey bebeğinizi hatırlatacak, belki kendinizi suç işliyor gibi hissedeceksiniz ama ne yazıkki bir süre bu böyle olacak… Şehvetli kadın gidecek yerine sadece anne gelecek…
9- Sakin ve Stressiz Bir Hayat…
Bebeğin gazı mı var, karnı mı doymadı, acaba neden ağlıyor, niye emmiyor, 2 yaş sendromu mu, ağlama krizi de ne olaki derken hayat öyle çabuk geçiyor ki çocuktan sonra “zaman ne çabuk geçiyor”, en sık kullandığınız cümlelerden biri olacak. Nerdeeeee o eskide kalan sönük hayatınız, nerdeeee bu dakikası dakikasını tutmayan bebekli haliniz.
10- Gece Uykuları…
Bebeğin doğumundan sonra anne babayı en derinden etkileyen meselelerden biri de gece uykularıdır. Hele anne bir de emziriyorsa geceleri, hayalet gibi dolaşır evin karanlığında. En azından bir süre emzirmek için bile olsa maksimum iki saatte bir ayaktadır anne. Durun daha bebek öylesine uyanacak, kötü rüya görecek, sizi yoklamak isteyecek vs. Nerde o eskinin sevgilisi, şimdinin babasıyla sarılarak uyunan uykular. Çift kişilik yatağın bir tarafı çoğunlukla boş kalacak. Çünkü o sırada anne artık başka birini kollarıyla saracaktır ; )